Değerli taşların etkileri:
Değerli taşlarla tedavi ve taşların insanlar üzerindeki etkileri, Türk kültüründe yer almayan -ya
da pek bilinmeyen- ancak; diğer medeniyetlerde yaygın bir şekilde kabul edilmiş, ve zamanımızda
araştırmalara konu olmuş bir kültürdür.
- önce efsaneler...
Değerli taşlar, renkleri ve gözalıcı parlaklıkları nedeniyle ilk çağlardan beri insanların
ilgisini çekmiştir. O zamanlarda bile insanlar için her değerli taşın özel bir anlamı vardı.
Örneğin;
- Kızılderililer, üzerinde turkuaz taşıyan kişilerin kemiklerinin kırılmayacağına
inanırlar ve savaşta bu taşı kalkanlarının üzerine işlerlerdi. Turkuazın, Aztek kültüründe
de önemli bir yeri olduğu bilinmekte: Aztekler bu taşı kötü etkilerden korunma amaçlı olarak kullanırlardı.
Yine kızılderili kültüründe, yosun akik taşının susuzluğu giderdiğine inanılır
ve bu amaçla kullanılırdı.
- Eski Yunanlar'da, ametist taşının insanları sarhoş olmaktan koruduğuna inanılır
ve kadehler ametistten yapılırdı.
- Negatif elektrik yükünü ayaklardan toprağa geçirdiğine inandıkları için hala daha Hindistan'da kadınlar
ayak parmaklarına obsidyen yüzük takmaktadırlar.
- Çok daha eskilere bakarsak, efsane şehir Atlantis'te enerji elde etmek kuvars kristallerinden faydalanıldığını
da görürüz.
- Geçmişte elmastan daha çok aranan ve istenen, özellikle Araplar'ın favorisi olan zebercet taşı, karanlık
yerlerden geçerken duyulan korkuyu yenmek için takılırdı.
- islam kültürüne de bakalım
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin ünlü kitabı Marifetname'den bir alıntı:
"...Ona yakın olanı ise zümrüt cevheridir. Ona bakanın gözü nur, gönlü, sürur bulur. Saçtığı
şuadan yılan kör olup, onu taşıyandan kaçar. Zümrütün fayda ve hususiyetleri pek çoktur. Lakin biz burada
kısa kestik."
- sonra deneyimler...
Değerli taşların etkileri hakkında efsanelere baktığımızda, bunun sadece batıl
inançlar olduğu düşünülebilir ki, bir kısmı -mesela kemiklerin kırılmaması ile ilgili olan
efsane- belki de öyledir.
Ancak; düşününce kolayca farkedileceği gibi, bu tür inançların pek çoğu
insanların deneyimlerine dayanmaktadır: Eğer ametist kadehten içki içip de körkütük sarhoş olan biri olsaydı,
ametist ile ilgili böyle bir hikaye de olmazdı. Ya da, kızılderililer gerçekten susuzluklarını gideriyor
olmasaydı, "bu susuzluğu gideriyor" diyerek yosun akik kullanmazlardı. Sonuçta, insanlar etkisini görmedikleri
halde "bu böyleymiş" diyerek bir inanca katılmaz ve onu uygulamazlar. Öyle değil mi?
Böylece değerli
taşların etkilerinin ilk olarak, "insanların deneyimleriyle" farkedildiğini görüyoruz. Deneyimler de
sonuçlarının kesinliği itibariyle bilim kadar kesin bir bilgidir (Hatta bilimin henüz ispat
edemediklerini de gösterdiği için daha üstün bir bilgi bile sayılabilir. Bilim ispatlayamasaydı yerçeki olmayacak
mıydı?) ama, gelin olaya bir de bilimsel yönden bakalım:
- ve araştırmalar...
Konuyu bilimsel açıdan incelemeden önce, yine bilimin henüz yeni sayılabilecek bir süre önce keşfetmiş
olduğu "madde=enerji" (Konuyu açalım; fiziksel formlarımız eskiden zannedildiği
gibi maddeden değil, enerjiden oluşmaktadır. Madde olarak bildiğimiz tüm üç boyutlu formlar, belirli hızlarda
titreşmekte olan enerjilerdir.) gerçeğini, dolayısıyla enerji akışının sürekliliğini
ve her maddenin de birbirini enerjisiyle, yani kendi varlığı ile etkilediğini mantığınızla
görebilirsiniz. Aynen bir taşı suya attığımızda yayılan küçük dalgaların diğer
dalgalarla rezonansa girmesi gibi, taşların taşıdığı enerjiyle insanların taşıdıkları
enerji de kesişmekte ve bu şekilde enerjiler birleşerek, bahsedilen etkiler ortaya çıkmaktadır.
Gelelim
araştırma ve deneylere...
Size kuvars kristalinin verdiği enerjiden bahsedilse ve size de bu etkiyi
yaşasanız, yine de bunun "inandığınız için" olduğunu düşünürsünüz, değil mi?
Peki ya bitkilerde böyle birşey sözkonusu olabilir mi? Bitkiler "öyle olduklarına inandıkları için" kristalin
etkisini hissedebilirler mi? Kristal Mucizesi (Crystal Healing) adlı kitabın yazarı Edmund Harold'un, bahsedilen
kitabında anlattığı deneyine bir bakalım:
"Bir kadın, daha sonra
bahçesine dikebilmek için, birkaç limon otuna kök saldırmaya çalışıyordu. Onu su dolu bir kaba yerleştirerek,
kabı güneşli bir pencere çıkıntısına koydu; ancak ot çok az bir gelişme göstermişti.
Kadına, kaptan beş-on cm. uzaklığa yerleştirilecek bir kuvars kristalinin gelişimi uyarabileceğini
söyledim. Dediğimi yaptı, kristali pencereden iyice uzağa yerleştirdi. Bitki o sırada ışığa
doğru eğilmiş, güneşin yaşam verici ışınlarını massetmeye çalışıyordu.
Birkaç gün içinde bitki gelişme modelini tersine çevirerek, güneşe sırt çevirip kuvars kristaline, onun uyarımına
yöneldi. Daha da önemlisi, kadının büyük bir hoşnutlukla tanık olduğu gibi, büyümeye başladı."
- genel bir soru: inandığımız için mi oluyor?
Pek çok müşterimizden bu soruyu duyuyoruz: "İnandığımız için mi oluyor?" Mantığımızla
cevap verebiliriz: Öncelikle; şüphe duyarak deniyor iseniz, -ki hemen hemen ilk deneyen herkeste bu şüphe vardır-
zaten inanmamışsınız demektir. Bu durumda, diyelim ki akik taşının çarpıntıları
giderdiğinden bahsettik ve bu şekilde bir faydasını da gördünüz, böyle birşeyi inandığınız
için olduğunu düşünmeniz yanlıştır. Şüphenin olduğu yerde inancın olması sözkonusu
olamaz. Şunu deneyin: Ne çeşit etkileri olduğunu bilmediğiniz bir taşı bir süre kullanın.
Kendinizde fiziksel ya da manevi herhangi bir değişiklik hissettiğinizde, o taşın ne çeşit etkileri
olduğunu okuyun. Şaşıracaksınız. Ama bizce, bu konuda asıl önemli olan; eğer istediğiniz
sonucu alıyorsanız, nasıl olduğunun bir önemi yoktur.
Örnekleri ve açıklamaları çoğaltmak mümkün. Tüm bu yazılanlar, sadece taşların büyülü
dünyasından ve onların faydalarından haberi olmayanlar için. Değerli taşları tanıyan pek
çok kişi onları kullanarak bizzat bu faydaları kendileri yaşıyor ve değerli taşların
etkilerini biliyor. Denediğinizde bunu siz de apaçık görecek ve yepyeni bir dünyaya adım atacaksınız.
Değerli taşlara verilen bu "değerli" ünvanının, sadece maddi anlamda olmadığını
farkedeceksiniz ve değerli taşlar hayatınızın vazgeçilmez bir parçası olacak.
Faydalanılan kaynaklar:
- Değerli Taşlarla Tedavi Rehberi (Healing Gemstones)
[Yazar: Pamela Chase - Jonathan Pawlik / ARITAN YAYINEVİ]
- Kristal Mucizesi (Crystal Healing)
[Yazar: Edmund Harold / AKAŞA YAYINEVİ]
- Kristal Bilinç (Crystal Awareness)
[Yazar: Catherine Bowman / ARITAN YAYINEVİ]
- Marifetname (Tam Tercüme)
[Yazar: İbrahim Hakkı / BEDİR YAYINEVİ]
- Renkler ve Kristaller (Color and Crystals)
[Yazar:Joy Gardner / ARITAN YAYINEVİ]
|